Kalp Hastaları Ramazan'da Nasıl Beslenmeli?
Universal Çamlıca Hastanesi Kardiyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. İsmet Dindar uyarıyor:
"Kalp hastaları iftarda aşırı yağlı yemekler yememeli, ardı ardına sigara içmemeli"
Universal Çamlıca Hastanesi Kardiyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. İsmet Dindar; "kalp hastaları iftarda hızlı ve aşırı miktarda yağlı yiyecekler yememeli ve ilaçlarını düzenli olarak almalı"
Sıcak yaz aylarında 16 saati aşan oruç tutma süresinin kalp hastaları üzerindeki etkilerine dikkat çeken Universal Çamlıca Hastanesi Kardioloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. İsmet Dindar, oruç tutması riskli hasta grupları hakkında da bilgi verdi.
İftarda aşırı miktarda yağlı, kalorili yemek tüketilmesi, gündüz içilemeyen sigaraların iftar sonrası ardı ardına içilmesi gibi konuların kalp hastalarında risk faktörleri olduğu ifade eden Prof. Dr. Dindar şunları söyledi: "Ramazan ayında hastanelerin acil servislerine iftar ile sahur arasındaki tokluk süresinde daha çok başvuru oluyor. Eğer, iftarda kısa sürede aşırı yemek alışkanlığından vazgeçebilsek, ramazanda kalp krizleri şimdikinden çok daha az olacak. Özellikle koroner kalp hastalığı bulunanlarda oruç tutarken oluşan uzun süreli açlık sonrasında iftarda yüksek kalorili ve aşırı yağlı, kızartılmış besinler, sakatat ve hamur işlerinin hızlı tüketimi ile kalp krizi görülme riski ortaya çıkıyor."
Sağlıklı bireylerde orucun tıbbi açıdan yararlı etkileri olduğunu, oruç tutmanın kan yağlarını düzenlediğini ve iyi huylu olarak bilinen (HDL) kolesterol düzeyini olumlu yönde etkilediğini belirten Prof. Dindar " bazı noktalara dikkat edilirse oruç tutmak koroner kalp hastalığını olumsuz yönde etkilemez ve ani krizlere yol açmaz" dedi.
İftarda ve sahurda kalp sağlığı açısından neler tüketilmelidir?
Universal Çamlıca Hastanesi Kardiyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. İsmet Dindar, iftarda ve sahurda kalp sağlığı açısından tereyağı, sakatatların yağları, koyun etinin içerdiği yağlar ve sığır etinin görünen yağlarıyla margarinlerden uzak durmanın çok önemli olduğuna da dikkat çekti.
İftarda kesinlikle hızlı yemek yememek gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Dindar, öncelikle çay, ekmek ve peynirle ya da çorba ile hafif bir kahvaltı yaparak, mümkün olduğunca bol sulu ve kızartılmamış gıdalar tercih edilmesi gerektiğini belirtti.
Doğal maden suyu içilerek sıcakla kaybedilen mineral ihtiyacın karşılanması gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Dindar, "Alınması gereken besinler makarna, komposto ve hoşaf.
Sahur sofraları ise kahvaltı gibi hazırlanmalı. Su ve mineral ihtiyacını karşılayacak gıdalar yanında ölçülü miktarda yumurta, süt, yoğurt, peynir veya lifli gıdalar (sebze yemekleri) tüketilmeli. Bunlar, hem kan şekerinin yavaş yükselmesini sağlar, hem de aşırı mide salgısına neden olmadıkları için acıkmayı da geciktirir" dedi.